Slm. Ben Kayseriden Sait, 24 yaşındayım, 1.83 boy, 87 kilo ve atletik bir vücuda sahibim, bilgisayar işi ile uğraşıyorum. Bizim kasabada da evimiz var, yazları orada otururuz. Aynı zamanda da bahçemiz var, ama evimizle arasında 150 metre falan var. Birde bahçe komşumuz var ki, tam bir afet. Onu her gördüğümde sikim kalkar, direk gibi olur, hemen tuvalete gider 31 çekerim. Bu bahçe komşumuz Gülbeyaz ablanın 2 çocuğu var, birisi Lisede okuyor diğeride Orta Okula gidiyor. Bunların evinde bilgisayarları var, tamir işlerini de komşu olduğumuz için bana yaptırırlar. Gülbeyaz abla 9-10 senedir dul. Kendisi dul olduğu için bilgisayarları arızalandığı zaman oğlu arar, ben de gider bakar yaparım.
Birgün yine çağırdılar, ben de akşam işyerini kapattıktan sonra gittim evlerine, bilgisayara baktım. Ama bazı programlar gerektiği için bilgisayarı işyerine götürüp orda yapmam gerektiğini söyledim. Onlar da kabul ettiler, bilgisayarı aldım ve götürdüm. Bir gün sonra işyerinde yaptım. O günün akşamına tekrardan getirdim, kurdum ve çalıştırdım. Gülbeyaz abla ücretini sordu, ben de 25 TL olduğunu söyledim. O an yanında parasının olmadığını, ama en kısa sürede vereceğini söyledi. Ben de, “Sorun değil, hallederiz.” diyerekten evlerinden ayrıldım. Ertesi gün, öğlen saat 4 civarında bir telefon daha geldi, arayan oğluydu. “Abi, MSN’de kameralı görüntü yapamıyoruz.” dedi. Akşam işyerini kapattıktan sonra geleceğimi söyleyerek kapattım telefonu.
O akşam işyerini çok geç kapattığım için gitmek istemedim, “Sabah işyerine giderken bakarım!” diyerekten evime gittim. Sabah kalktım, direk Gülbeyaz ablanın evine gittim. Kapıyı birkez çaldım ama açan olmadı. Galiba uyuyorlar düşüncesiyle döndüm, tam giderken kapının açıldığını duydum ve geri döndüm. Karşımda Gülbeyaz abla. O da ne öyle, altında tayt ve üstünde incecik tişört ile karşımda idi. Her neyse ben durumu anlattım, bilgisayara bakmaya geldiğimi söyledim. O da oğlunun evde olmadığını, okuldan çıktıktan sonra geleceğini, ve benim o zaman gelmemi söyledi. Ama ben o zaman gelemiyeceğimi, işlerimin çok yoğun olduğunu söyledim. Gülbeyaz abla da, “Ben bilgisayarın sorunu nedir bilmiyorum, oğlum daha iyi bilir.” dedi. Ben sorunun ne olduğunu bildiğimi söyledim. Tabi bu arada da Gülbeyaz ablanın vücuduna bakmaktan benim yarak kalktı, direk gibi oldu, pantolonun üzerinden belli oluyordu.
Gülbeyaz abla en sonunda beni içeri buyur etti. Ben bilgisayarın olduğu odaya geçtim. Gülbeyaz abla da peşimden geldi ve arkamdaki koltuğa oturdu. Ben bir yolunu bulup Gülbeyaz ablayı nasıl sikerim diye düşünürken, Gülbeyaz abla, “Ablam sen bakadur da, ben bir üzerimi değişip geleyim.” dedi. “Tabi ablacığım.” dedim. Abla diyorum, ama varyaa ne abla! Her neyse, bilgisayar açılırken Gülbeyaz abla gitti yatakodasına. Yatakodası da benim bulunduğum odanın tam karşısında, kapısı da yarısı buzlu cam olan kapılardan. Ben bu arada bilgisayara değil, Gülbeyaz ablanın odasına bakmaktayım tabi. Camdan tam belli olmasa da, birşeyler gözüküyordu. Üzerindekileri çıkardığını gördüm ve hemen kapının anahtar deliğinden gözetlemeye başladım. Gülbeyaz abla 38 yaşında, 1.80 boylarında, 95 kilo civarında, etine dolgun, büyük kalçalı vede süper bir fiziği olan bir hatun. Kocasını seneler önce trafik kazasında kaybetmiş, kocası ölünce birdaha da kimseyle evlenmemiş.
Düşünebiliyormusunuz, 9-10 senedir yarak yememiş ve ben bunu bozmak istiyordum. Her zaman hayalini kurduğum vücut tam karşımda, altında sadece kilodu kalmış bir şekilde duruyordu. Aramızda sadece bir kapı vardı. Ben bu arada sikimi pantolonumdan dışarı çıkardım, sıvazlıyorum. Gülbeyaz abla elbisesini giyeceği zaman eğilip kalkıyor, külotu resmen kalçalarının arasında kayboluyordu. Ne yapıp bu fırsatı kaçırmamalıydım. Bir şeyler uydurup yanına girmek istiyordum. Aklıma bilgisayarın program CD’leri geldi. Sikimi pantolonuma geri koyup, daldım yatakodasına. Bir anda karşısında beni görünce, ne yapacağını şaşırdı ve hemen elindeki elbiseyle göğüslerini kapatmaya çalıştı. Bu arada göz göze geldik. Bu şekilde rahat 2 dakika falan bakıştık. Ben, “Gülbeyaz abla, şeyyy, bilgisayarın program CD’leri lazım…” dedim, ama kendimden geçmiş bir şekilde. Gülbeyaz abla, “Burda değil ablam, diğer odada. Sen geç ben geliyorum, vereyim.” dedi. Ama ben halen dalgın bir şekilde bakıyordum. Gülbeyaz abla, “Hayırdır noldu, niye çıkmıyorsun?” dedi. Benden yine ses yok tabi. O şekilde yanıma kadar geldi, “Noldu diyorum sana?” dedi. Ben de, “Şeyy, Gülbeyaz abla güzelliğin beni dondurdu, donakaldım…” diyebildim.
Gülbeyaz abla tebessüm ederek kapıyı kapatmaya çalıştı. Ama ben kapıyı tekrar ittim ve üzerine doğru yürümeye başladım. Gülbeyaz abla geriye doğru gitmeye başladı. Aniden belinden sarıldığım gibi yatağına fırlattım. Gülbeyaz abla, “Dur, napıyosun?” demeye başladı. “Gülbeyaz abla seni çok beğeniyorum, çok hoşuma gidiyorsun, seni istiyorum.” dedim. “Hayır, lütfen yapma.” dedi ve sesini yükseltmeye başladı. Ağzını kapattım, “Sus, yoksa seni burda boğarak öldürürüm!” dedim. Gülbeyaz abla bu sefer ağlamaya başladı. Elimi çektim, hafiften hıçkırık sesleri geliyordu. Bir tokat attım ve tamamen sustu. Kocaman dudaklarına yapıştım ve öpmeye başladım. Bir elimle de göğüslerini sıkıyorum. Bu şekilde yaklaşık 10 dakika falan devam ettim, ama hiç bir şekilde karşılık vermiyor. Ayağa kalktım, üstümdekileri çıkardım, altımda sadece Boxer’im kaldı…
Üzerine uzandım, o şekilde üzerinde gel git yapıyorum, ama halen Gülbeyaz abladan bir karşılık gelmedi. Canım sıkıldı, “Gülbeyaz abla 9-10 senedir bir erkekle birlikte olmadın, bunun tadını çıkarmaya bak!” dedim. Bu halen, “Lütfen yapma, bak benim iki çocuğum var!” falan diyordu. “Artık sus da işimize bakalım!” dedim ve elimi amına attım. Diğer elim yine göğsünde idi, bir taraftan da dudaklarına yapıştım tekrardan. Bu gevşemeye, artık karşılık vermeye başladı. Dudaklarından aşağıya doğru indim ve en son amında iken bu kendinden geçmişti bile. “Ahhh… Ohhh…” gibi sesler çıkarıyor, kafamı amına doğru iyice bastırıyordu. Ayağa kalktım, sikimi çıkardım ve eline verdim. Gülbeyaz abla, “Napacam bunu?” dedi. “Al ağzına!” dedim. “Hayır yaa!” dedi, yinede zorla ağzına dayadım. Sikimi ağzına aldı. Git gelleri ben kafasını tutaraktan yapıyorum. Ama dişlerini saklamasını hiç bilmiyor, yarağım kıpkırmızı oldu. Ağzından çıkardım. Biraz daha öpüştükten sonra külotunu parçalayarak çıkardım. Sikimi amının dudakları etrafında gezdirirken, bu, “Hadi artık gir, hadiii!” demeye başladı. “Noldu, çok sabırsızsın?” dedim. Çok yakışıklı olduğumu, yarağımın tadının çok güzel olduğunu falan söylemeye başladı.
“Sabırsızlanmana gerek yok, sen hergün iste, her gün sikerim seni!” dedim. “Hadi o zaman, hemen şimdi sikseneee!” dedi. Bu arada ben de boş durmuyorum tabi, amının dudaklarını yalıyorum. Bu iyice azmaya başladı. Ben artık işe koyuldum, sikimi amına bir yerleştirdim ki, sanki hiç sikilmemiş daracık bakire bir ama girdim sandım. Öyle bir bağırdı ki, zorla ağzını kapattım. Elimi ısırıyor, ama ne fayda! Rahat bir 15 dakika içinde git gel yapaparak siktim amını. Tam boşalacağım anda, “İçine boşalacağım!” dedim. “Lütfen yapma, lütfennn!” diye yalvarınca, sikimi amından çıkarıp ağzına dayadım, tüm döllerimi ağzına boşalttım. Ama yutamadı, döllerim ağzının kenarlarından aktı…
Ben hemen arkasını dönderdim, göt deliğine parmağımı sokmaya başladım. Bu, “Hayır, ordan olmaz kesinlikle!” dedi. “Nedenmiş?” dedim. “Ordan ölen kocama bile vermedim!” dedi. Ben de, “Artık o ölen kocan yok, yeni sikicin var, ona da yok diyemezsin!” dedim. “Ama çok acıyormuş!” falan dedi. Ben de, “Merak etme, ben acıtmadan yapacam!” dedim. “Hayır yapma!” desede, amının sularını aldım, biraz götüne, birazda sikime sürdüm ve yavaş yavaş arkadan götüne sokmaya başladım. Bu öne doğru kaçmaya yeltenince, bunun belinden sarıldığım gibi tüm gücümle götüne yüklenmem bir oldu. Bunun gözlerinden yaşlar akıyor ve bağırmasi tüm evi inletiyordu. Ama napayım, o göte hastaydım, sikmesem emelime ulaşmış olamazdım. Arkadan da bir 20 dakika siktikten sonra içine boşaldım ve o şekilde üstüne uzandım…
Bunun hızlı nefes alış verişi halen bitmemişti. Sikimi götünden çıkardım ve sırtüstü yattım. Bu da yanıma uzandı, boynuma sarıldı ve ağlamaya başladı. “Noldu, neden ağlıyorsun?” dediğimde, “Bu yaptığımız çok kötü birşeydi, bu ilk ve son olsun ve aramızda bir sır olarak kalsın.” dedi. Ben de, “Aramızda sır olarak kalır, ama son olamaz. Senin tadına yeni varmışken bırakamam. Senelerdir seni sikme planları yapıyordum, nasip bu güneymiş, ama artık fırsat kollamama gerek kalmadı, bundan sonra ne zaman istersem o zaman sikeceğim seni!” dedim. “Hayır, birdaha siktirmem!” falan dedi, ama bu arada benim sik tekrar canlanmaya başlayınca, kendiliğinden eğilerek ağzına aldı. Bu şekilde de ben birşey yapmadan kendisi boşalttı beni ve tüm döllerimi ağzına alarak, bu sefer telef etmeden yuttu hepsini…
O günden sonra Gülbeyaz Abla ile artık karı koca ilişkisi gibi bir ilişkimiz var. Benim yada onun canı ne zaman isterse, telefonlaşıyoruz ve onun evinde saatlerce sikişiyoruz. Artık kendisi değişik pozisyonlarda sikilmek istiyor, ben de o isteklerini fazlasıyla karşılıyorum. Ha bu arada ‘Gülbeyaz Abla’ gitti, yerine ‘Oruspu Gülbeyaz’ geldi, sikişirken ona sürekli, “Oruspum!” diyerekten sikiyorum.
İlk başta tecavüz gibi görünüyor ama, Gülbeyaz’ın sikilmek isteği zaten öncesinden varmış. Darısı sizlerin başına…